MİRAS KALDI DİĞER MİRASÇILARLA ANLAŞAMIYORUZ HUKUKİ OLARAK NASIL BİR YOL İZLEMELİYİZ???
Ülkemizde yoğunlukla görülen dava türlerinden biri olan ortaklığın giderilmesi davasına değineceğiz bu yazımızda. Nedir ortaklığın giderilmesi davası?
Elbirliği ya da paylı mülkiyette olan taşınır ya da taşınmaz malın mahkeme aracılığı ile aynen taksimine bu mümkün değil ise satış suretiyle pay edilmesine karar verilen bir dava türüdür. Bu dava türü genelde karşımıza murisin mallarının mirasçıları arasında paylaşılamaması durumunda çıkmaktadır. Murisin sağlığında malvarlığını mirasçılarına vasiyetname, miras sözleşmesi gibi ölüme bağlı tasarruflarla geçirmediği için ölümünden sonra mirasçılar arasında mallar paylaşılamamaktadır. Aynen paylaşıma engel olan birçok husus vardır bunlar mirasçıların sayıca fazla olması, malların bölünemez oluşu ve kanundan doğan engeller.
Peki mirasın mirasçılar arasında paylaşılamaması durumunda ne yapmak gerekir? Tabi öncelikle bu tür davalar teknik bir dava olduğundan muhakkak bir avukat ile yürütülmelidir. Bununla birlikte ortaklığın giderilmesi davası açılmadan önce dava şartı olan arabuluculuğa başvurulması gerekmektedir.
Arabuluculuk sürecinde eğer tüm mirasçılar bir araya gelip anlaşma sağlanır ise anlaşma bir tutanak ile imza altına alınır ve bu tutanak ilam niteliğinde bir belge olmaktadır. Yani mahkeme kararı niteliği taşımakta olup taraflar tapu müdürlüğüne giderek anlaşma tutanağı doğrultusunda tescil işlemlerini yerine getirebilirler. Buraya kadar bir problem yok. Peki ya anlaşılamadıysa ya da mirasçıların sayısının fazla olması nedeniyle toplantıya tüm mirasçıların katılımı sağlanamadıysa? İşte böyle bir durumda artık dava yolu ile ortaklık sonlandırılacaktır.
Dava mülkiyet sahibi bir başka deyişle mirasçılardan biri tarafından açılabileceği gibi birkaçı tarafından da açılabilir. Bu dava sulh hukuk mahkemesinde görülmektedir. Mirasbırakanın son yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesinde dava görülecektir.
Taraf teşkili sağlanmadan yani mirasçıların tümü davaya dahil edilmeden dava görülememektedir. O nedenle bu tür davalarda eğer mirasçı sayısı oldukça fazla ise buna bağlı olarak tarafların tespit edilmesi, tebligat gönderim süreleri gibi durumlar dava sürecinin uzamasına sebebiyet vermektedir.
Bu işlemlerin takibinin kontrollü şekilde yapılması için bir avukat ile birlikte yol almak elzemdir.
Bu davalar basit yargılama usulüne göre görülür. Yani tarafların tek bir dilekçe hakları mevcuttur. Davacı dava dilekçesi verir, davalı taraf da sadece cevap dilekçesi verebilir. İkinci dilekçelerin verilmesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 316/1-a hükmü uyarınca mümkün değildir.
Ortaklığın giderilmesi talebi eğer taşınmaza ilişkin ise nisbi harç, taşınıra ilişkin ise maktu harç alınır.
Yerel mahkeme kararına karşı, taraflar itiraz edebilirler. Başka bir deyişle mahkeme kararına karşı istinaf yolu açıktır.
Ortaklığın giderilmesi davası konusunun taşınmaz olduğu durumlarda bu tür davalar taşınmazın aynına ilişkin olduğundan mahkeme kararı kesinleşmeden icra edilemez.
Ölüm hak miras helaldir diyerek bu konudaki bilgilendirmemi sonlandırıyorum...
Bursa ve çevresinde yüz yüze, Türkiye genelinde online danışmanlık olarak hukuki destek almak için benimle iletişime geçebilirsiniz.
Av.Arb.Derya GÜLEÇ
Yorumlar
Yorum Gönder